Tarih: 10.03.2023 09:15

"GİTTİM, GÖRDÜM, YAZDIM!.."

Facebook Twitter Linked-in

Önceki Dönem Milletvekili MEHMET TÜM: “Söylenmeyenleri, Gösterilmeyenleri kaleme aldım.”

                Mehmet TÜM’ün kaleminden muhteşem bir yazı dizisi… Göz yaşlarınızı tutamayacaksınız…

                “HÜKÜMET ENKAZ ALTINDA KALDI”

                İnsan Canı Bu kadar Ucuz mu?

                Gaziantep’in depremden dolayı en çok zara gören yerlerinden oluşan Nurdağı ve İslahiye resmen yerle bir olmuş. Gidip yerinde gördüğüm ve görüştüğüm ilçe başkanlarımız oturulacak ve yaşanılacak bir alan kalmadığını belirttiler. Nurdağı İlçe Başkanımız Fatih DİNÇ ve İslahiye İlçe Başkanımız Mustafa KÖSE elinden geleni yapmaya çalışıyorlar, fakat iki ilçe öyle yıkılmış ki insan donup kalıyor. Şehir dışında üniversite okuyan fakat depremden dolayı tüm aile fertlerini kaybeden çocuklarla karşılaştık. Bir ablamız gencecik yakınını, bir depremzede aile apartmanında yaklaşık yirmi canını kaybetmiş. İnsan bu durum karşısında resmen donuyor. Buradan soruyorum: Değer miydi? İnsan canı bu kadar ucuz mu?

                İNSAN SORGULAMAYA BAŞLIYOR

                Hatay’da diğer yerlerden farksız bir şekilde aynı görüntüler vardı. Tarihi kadim şehir domino taşları gibi yıkılmış; farklı diller, farklı inançlar ve kültürler enkaz altında aynı gözyaşını döküyordu. Farklı olsak da gözyaşlarımızın rengi aynıydı. Hatay’da arama kurtarma çalışmaları devam ediyordu. Fakat diğer yerlerde olduğu gibi geç kalınmış. İnsanlar parklarda kurulan çadırlarda kalmaya başlamış. Çadır sorunu burada da var. İnsan enkazları görünce her şeyi sorgulamaya başlıyor. Hatay ve ilçeleri büyük zarar almış. Hatay’ın Samandağ ilçesine müdahale, aldığım bilgilere göre ancak üçüncü gün yapılabilmiş. İlçe Başkanımız “Samandağ’ı kaderine bıraktılar” dedi. Gerçekten kaderine bırakılmış bir şehir vardı karşımızda. Samandağ’ın Atatürk Mahallesi Muhtarı yıkılan evinden ailesini kurtarmak için kendi elleriyle tünel açmış ve ne yazık ki ailesinin tüm fertlerini kurtaramamış. Kocaman ilçeye çok az sayıda arama kurtarma ekibi gelmiş. İnsanlar çaresizliğiyle baş başa kalmış.

                SONUÇ OLARAK: 10 şehrimizi vuran deprem, birçok vatandaşımızı aramızdan aldı. Eğer bilime güvenseydik ve bilimin gereğini yerine getirseydik binlerce vatandaşımız bugün aramızda yaşıyor olacaktı. “Kader” anlayışı ile hareket ettiğimiz sürece Can’larımız yanmaya devam edecek. Yoksulluk kader olmadığı gibi deprem de kader değildir. İktidarın kader anlayışı ülkeyi kocaman bir mezarlığa çevirmektedir. Bir canımızı daha kaybetmeye tahammülümüz yok. Depremden sonra yaşanan manzara acilen bir sosyal devlete ihtiyaç olduğunu ortaya koymaktadır. Yolsuzluk, hırsızlık ve denetimsizliğin hakim olduğu bir devlet anlayışı ancak ve ancak bize gözyaşı, acı ve keder getirmektedir.  Gözyaşı, acı ve keder coğrafyamızın kaderi değildir. İnsanlarımıza bu kaderi reva görenlere tarih en kısa zamanda gereken cevabı verecektir. Acının ve gözyaşının bulunduğu bu bölgelerde ‘Devlet Baba’nın acilen babalığını yapması gerekir. Aksi takdirde ‘Devlet Nerede?’ söylemi kulaklarımızda çınlamaya devam edecektir. Enkaz alanına müdahalenin geç yapılması yönetim zafiyetini açığa çıkarmış ve yönetim zafiyeti de birçok acıya neden olmuştur. Bu konunun acilen üzerinde durulması ve uzmanların olası bölgelerde beklediği depremler için önlemlerin alınması gerekir.  Aksi takdirde aynı manzaralar ile karşılaşmamız içten bile değildir.

                Yaralarımızı sarmak istiyorsak farklı seslere de kulak vermemiz gerekir. Bu farklı seslerin dile getirdiği çadır ve seyyar tuvalet ihtiyacına kulağımızı kapatmadan çare olmalıyız. Acılarımızı birlikte hafifleteceğimize inanıyoruz.  Sahada sergilenen dayanışma örneği bize bunu net olarak göstermektedir. Yeter ki bu dayanışmaya engel olunmasın. Saygılarımla.” 

Önceki Dönem Milletvekili MEHMET TÜM.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —