Türkiye gündemine oturan bir video vardı; o videoda kadının biri; "25 sene önce doktorlar bizi azarlardı. Şu an biz doktorları beğenmiyoruz, doktor dövüyoruz. O rahatlıktayız. Daha bunun ötesi yok," diyordu.
Ankaragücü-Çaykur Rizespor maçında Ankaragücü Kulübü Başkanı Faruk Koca, hakem Halil Umut Meler'e sahanın içinde yumruk atması sonrası Türkiye'den birçok siyasi olaya tepki gösterdi.
CHP'li Ahmet Akın da bu olaya sessiz kalmayarak sosyal medya hesabından yayınladığı mesajla tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere birçok siyasi parti lideri ve siyasetçi, Meler'e atılan yumruğa tepki gösterirken, Balıkesir'den ilk tepki CHP'li Ahmet Akın'dan geldi. Resmi sosyal medya hesabından yayınladığı mesaj ile olaya tepki gösteren CHP'li Akın, yayınladığı mesajda şu ifadelere yer verdi: "MKE Ankaragücü-Çaykur Rizespor karşılaşmasının sonunda FİFA kokartlı hakemimiz Halil Umut Meler'e yönelik gerçekleştirilen saldırıyı şiddetle kınıyor, kendisine geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Sporda kin ve nefrete asla yer vermemeliyiz. Spor; sevgiyi, saygıyı ve dostluğu büyütmeli."
Ahmet Akın, yakından tanıdığım ve takdir ettiğim bir siyasetçi. Dobra, dobradır; içinden pazarlıklı değildir. Doktorlara yapılan şiddet eylemlerini de ilk kınayan siyasetçilerin başında gelir. Hakeme atılan yumruğu lanetleyen; "Benim evlatlarıma nasıl yumruk atarsınız," diye bar bağıran eski hakemin doktorlara atılan yumrukları, tekmeleri öyle dakikalarca dile getirdiğine şahit olmadım. Siyasetçilere atılan yumrukları da taşları da lanetleyen konuşmalarını da duymadım.
Şiddetin her türlüsüne karşıyım. Hakeme de sağlıkçıya da siyasetçiye de uygulanmamalı şiddet. Anımsatmak için yazıyorum: 21 Nisan 2019 tarihinde Ankara'nın Çubuk ilçesine bağlı Akkuzulu mahallesinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yumruklu saldırı gerçekleştirildi.
Google Amca'ya 'Doktora dayak' diye sordum; 26 haber buldum. 'Doktoru dövüp ormanlık alana attılar.' 'Soruyu beğenmeyip doktoru dövdüler.' 'Dövülen doktor komada.' 'Hasta yakınları doktora saldırdı.' 'Yine doktora dayak.' 'Hamile doktoru darp ettiler.' 'Tedaviyi beğenmeyen hasta dehşet saçtı.' 'Emekli polis memuru doktoru darp etti.' ' Doktora Samuray Kılıcı ile saldırdı.' 'Ölüm haberini alınca doktora saldırdı.' 'Müjde veren doktora dayak.' 'Reçete yazmayan doktora saldırı.' 'Doktora yumruklu saldırı.' 'Kadından kadın doktora "adet" dayağı.' 'Demir sopalarla dövülen doktor; "20 kişi birden saldırdı." 'Muayene ettiği 15 yaşındaki B.C ve ağabeyi tarafından bayılana kadar dövülen ve aldığı darbeler sonucu kalp krizi geçiren doktor...'
Hemşireler de aynı şekilde şiddetle karşılaşıyorlar. Hemşirelere de sözlü ve fiziki müdahale ile başlayan şiddet olayları günden güne artıyor. Örnekleri çoğaltabiliriz.
Yineliyorum; kime yapılırsa yapılsın şiddete karşıyım. Herkesin, hepimizin kime yapılırsa yapılsın şiddete karşı olması insanlık görevidir.
Son zamanlarda şiddet olayları çok arttı. Nedir bu durumumuz? Yanlış anlaşılır, diye birbirimize selam vermeye korkar olduk. Yolda şiddet, sokakta şiddet, evde şiddet!..
Videoda kadın; “25 sene önce doktorlar bizi azarlardı. Şu an biz doktorları beğenmiyoruz, doktor dövüyoruz. O rahatlıktayız. Daha bunun ötesi yok!” diyor.
Aman dikkat edelim; hakem değil, doktor dövelim(!)
Hoşça kalın, dost kalın!..
