Gürdal ERGEN

Tarih: 23.12.2022 09:45

HÜRRİYET’TE NELER OLUYOR?

Facebook Twitter Linked-in

Geçmiş yıllarda kısa bir süre de olsa öğretmenlik yaptığım Bursa İli Karacabey İlçesi Hürriyet Mahallesi halkı, Karacabey Belediyesi'nin yaptığı arazi satışlarını yasal yolla engellemeye çalışıyor.

                Bursa-Karacabey Hürriyet Köyü Gençlik ve Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Bayram EFE, konu hakkında açıklamalarda bulundu. Açıklama şöyle:

                “1951-1952 yılları arasında Bulgaristan’dan Türkiye’ye göç ettik. Toplam 201 hane birlikte yaşamak adına sözleştik. Mehmet Kemal Çayıroğlu’na ait yaklaşık 12.000 dönüm büyüklüğünde Haydar Çiftliği’ni kendi imkanlarımızla Ziraat Bankası’ndan kullandığımız kredi ile satın aldık ve Hürriyet Köyü’nü kurduk. Evlerimiz, bir çatımız yoktu, yağmur yağar üzerimizi samanla örter, yağmur diner, üstümüze yağan rahmet dinmezdi. Köy kurmak amacıyla kendi imkanlarımızla aldığımız krediyi çoluk çocuk ödemeye uğraştık. Hasadın kötü geçtiği dönemlerde zaman zaman icra takibine maruz kaldık. Elimizde bulunan buğday ve yulaf ile taksitlerini ödedik, öderken aç kaldık, hastalandık, yakın köylerde ırgatlık yaparken cenaze düşer, Mezar kazmaya adam bulamazdık.

                Göçmen olmanın zorluklarını yaşarken bir yandan da büyük bir fedakarlık gösterip kendi okulumuzu, camimizi, öğretmen lojmanı gibi inşaatlarımızı kendimiz yaptık, devlete yük olmadık. Hayatımızı devam ettirmek ve köyün sürekliliğini sağlamak amacı ile anılan arazinin yaklaşık 6 bin 200 dönümlük kısmını mera, otlakıye olarak köy halkının ortak kullanımı için hayvanımıza, odunluğumuza, kavaklığımıza ayırdık. Ardından 1978 yılında yapılan kadastro çalışmasıyla köy halkı, ortak kullanım alanlarının varlığının devam etmesi amacıyla bu alanları köy tüzel kişiliğine kaydettirdik. Ancak 2014 yılında çıkarılan 6360 sayılı Büyükşehir yasasıyla birlikte köy tüzel kişilikleri sona erdirildi. Belediye buraları ihalelerle satmakta, kendisine sermaye etmektedir.

                Bize hiçbir bedel ödememekle beraber halkımızı görmezden gelmektedir. Hiçbir merhamet ve vicdana sığmayan bu ihlal Allah indinde vicdanlara mahkum edilecektir. 70 yıldır bu arazilerde ayak izlerimizin olduğunu bilmelerine rağmen buraları satmak büyüklük değildir. 

                Biz haklıyız, buraların kök sahibi dedelerimizdir. Bu haksızlığa göz yumanlar hem bu dünyada hem de ahirette mahvı perişan olacaklardır. Anamızın ak sütü kadar helal olan bu arazilerin satılması doğru değildir.

                Para ile satın alınan ve aslında hazineye ait olmayan bu ortak alanların mülkiyeti, bir anda Karacabey Belediyesi’ne geçmiş ve tüm köy halkını mağdur eden dramatik bir hikayeye dönüşmüş ve medyaya konu olmuştur. 

                Siyasi partilerde çare arayıp, her gün bir milletvekilimize gitmekte, parti kapılarını tek tek gezmekteyiz. BİZ KÖYLÜYÜZ. Siyasi bir amacımız olamaz. EN BÜYÜK PARTİ, HÜRRİYET KÖYÜ PARTİSİDİR. Bize cesur siyasetçiler lazım. Daha önce birçok parti ve siyasiye görüştük. Hatta ismini vermek istemediğim bir parti bize bir sürü vaatlerde bulundu, ama siyasi çıkar elde edemeyince yarı destekle beraber yolumuza onlarla da devam etmekteyiz maalesef. Çok acı!”

                “Eğer hak haksızlıktan yüce, sevgi nefretten üstün, aydınlık karanlıktan güçlüyse; çaresi yok usta… Biz kazanacağız!..” Nazım Hikmet

                Hoşça kalın, dost kalın!..    

                

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —