Cemil Yavuz


YANAN HEYKELLERİM DEĞİL ELLERİNİZDİR

Sevgili milletim! Ben, M.Kemal'im. Etten, kemikten faniydim.


Sevgili milletim! 

Ben, M.Kemal'im.

Etten, kemikten faniydim.

Yüzyılın ötesinden, Samsun'dan, Ankara'dan başlayıp, yüzyılın sonrasına uzanan fikirdim.

Dünden bugüne size seslenmekteyim.

Hem hüzün hem de acı içinde, sizi izleyebilmekteyim.

 

Ay geçmiyor ki kurtardığım memleketin, kurduğum Cumhuriyetin bir yerinde, heykellerime yönelmekte, tahrip etmekte, o sizin "meczup" dedikleriniz.

Ya bu meczup olanların tamamı Atasına karşıt, ya da Atasına karşıt olanların tamamı meczup, nasıl demediniz?

Oysa kendi diktiğiniz eykellerim yakılırken, uzaktan bakıp bakıp öfkelendiniz, küplere bindiniz!"

 

Devletin başında bulunup da bu meczup saldırganlara, o saldırgan meczuplara tek bir söz bile etmeyen, susarak adeta cesaret veren o devletlinin, bir kere olsun tepki vermesini nasıl istemezsiniz?

O, birinci ve baş yetkili, sorumludur, bilesiniz.

 

Ne oldu, nerede benim "En büyük eserim, dediğim, Laik, demokratik Türkiye Cumhuriyetim?

Bıraktığım o emanetler, ilkeler, idealler, özlemler ve düşlediklerim?

         

Nasıl da savruldunuz ta gerilerine çağın?

Nerede kaldı devrimlerim?

Hani o gerçek yol göstericiniz, yaşamda bilim?

Peşinde değilseniz eğer, "erdem" denilen iyinin, doğrunun, güzelin.

Karanlıktır sonu bunu bilin.

 

Ben yalnızca bir idealim.

Topraktır naçiz vücudum benim.

Ben sizin için ne yapabilirim?

Bakın çaresine başınızın.

Göbeğinizi kendiniz kesin.

Size bunu işaret edebilirim!

 

Ben, ulaşılabilinir idealdim.

Ne bir kalıp, ne değişmezdim.

Ana siz kolayına kaçtınız hep işin.

Çıktı hep, çıkmakta bir bir bütün öngörülerim.

Hem kendiniz diktiniz, hem de bakıp izlediniz.

Çok uzaklardan öfkeli sesler ettiniz,

Yanarken heykellerim! 

 

Gün olur arkadan dolanır, gün olur sığınır, arkama saklanırsınız.

Devraldıklarınıza sahip çıkmadınız.

Varlıklarınızı satıp savdınız.

Halkı muhtaç ve biçare bıraktınız.

                 

Bağımsızlığınız ne oldu?

Paranız pul, üretiminiz yok, varlıklarınız haraç mezat oldu.

Ulus-halk yalnızca bir toplam oldu.

Çarpma, çıkarma, bölme oldu.

Günü kurtaran beyhude şükürcü oldu.

 

Özgürlük demiştim, haklarınız nerede? 

Pranga vurulmuş fikirlere.

Ne demişti Namık Kemal:

“Müsademe i efkardan,

Barika i hakikat doğar.//

Fikirlerin çarpışmasından gerçeğin şimşekleri çakar."

Görüyorum ki cebir şiddet zirvede, farklı fikirleri yıkar yakar.

 

Çoktan sağlanmıştı bu topraklarda, köken, din, mezhep kardeşliği.

Kaşıdıkça kaşıdınız, üzerinde ne hesaplar yaptınız!

Aralarda kaldırıp kaşınızı bana baktınız.

Hem kendiniz diktiniz.

Hem de bakıp bakıp izlediniz.

Sövüp sayıp öfkelendiniz.

Yazdınız çizdiniz, yıkılıp yakılırken diktiğiniz o heykellerim!

             

Tamam, eğer kalmadıysa

çağdaş uygarlığın anlamı. 

Ortaçağlara taşımak da istiyorsanız zamanı.

Görmezden gelebiliyorsanız

gözünüz baka baka olanları. 

Kabullenebiliyorsanız akla, bilime ve sanata karşı onca bağnazlığı;

Ben ne diyeyim ki, unutmuşsunuz bütün ilkeleri.

Bırakmışsınız ideallerin peşini.

Hem kendiniz diktiniz, hem de bakıp uzaktan, seyrettiniz, kızıp köpürüp öfkelendiniz, yakılan heykellerimi!              

 

Anlaşılamadıysa acısı savaşların. 

Kalmadıysa eğer anlamı "Yurtta ve dünyada barış"ın. 

Faydası varsa insanları kökü, kökeni, inancı ile ayırıp ayrıştırmanın.

Geri aldım bütün dediklerimi!

Kaldırdım ilkelerimi.

Hem kendiniz diktiniz;

Hem de bakıp izlediniz, birbirinizi dikizlediniz, yıkıp yakarlarken heykellerimi!                 

 

Tamam!

Özlediyseniz fesi, peçeyi, paslı zincirleri;

Aydınlığa tercih ediyorsanız sürekli zifiri kara geceyi;

Medet ummaktaysanız şıhtan, şeyhten, dervişten; 

Şifalar da buluyorsanız yine üfürükten, üfürükçüden;

Aldım geriye, akıldan, bilimden yana bütün dediklerimi!

Unutun bütün önerdiklerimi!

Bir de hem kendiniz dikip, hem de yakılır, yıkılırken, izlediniz heykellerimi!

 

Eşit olmasın, ikinci sınıf kalsın diyorsanız, kadın, saklanıp ürkerek;

Diyorsanız ki "Olmasın birey, yurttaş, kadınınız, kızınız; 

Diyorsanız "Razıyız, budur alın yazımız!"

Hele, egemen değilse millet kayıtsız şartsız;

Çağdaş demokrasi kurmak değilse amacınız;

Günü kurtarmaksa maksadınız,

Unutun bütün o dediklerimi!

Bir de hem kendiniz dikip hem de yıkılırken izlediğiniz

-Ne oluyor demediğiniz-heykellerimi!                     

 

Cumhuriyet erdemdir, demiştim.

Fazla geldiyse eğer size o Cumhuriyet ve de hürriyet; 

Özlemini de çekiyorsanız, 

saltanatın, sultanın, sultanlığın; 

Anlayamadıysanız değerini yurttaş ve ulus olmanın; 

Tamam, tebaa olun, kul kalın.

Boyun eğin fetvasına varın şeyhülislamın.

Arayın başınızın çaresini!

Unutun bütün o ilkelerimi!

Bir de hem kendiniz dikip hem de bakıp seyrettiğiniz yıkılıp yakılan heykellerimi!

Ben bir faniydim, toprak oldu naçiz bedenim.

Lakin yanan heykellerim değil, senin kendi ellerin.

  • BIST 100

    9724,50%-0,42
  • DOLAR

    35,19% 0,30
  • EURO

    36,73% 0,92
  • GRAM ALTIN

    2968,28% 1,32
  • Ç. ALTIN

    4806,92% 0,71
  • Cumartesi 12.5 ° / 10 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • Pazar 6.1 ° / 3.4 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • Pazartesi 12.5 ° / 4.2 ° false

Balıkesir

21.12.2024

  • İMSAK 06:49
  • GÜNEŞ 08:19
  • ÖĞLE 13:12
  • İKİNDİ 15:34
  • AKŞAM 17:54
  • YATSI 19:19