Murat KULA


SAHTE ÇAY

Şöyle bir arkanıza yaslanıp düşünün.


Şöyle bir arkanıza yaslanıp düşünün.

Günlerden bir gün bir aklıevvel “dahiyane” bir fikirle çıkagelse.

Dese ki “Toplum olarak çayı çok tüketiyoruz.

Bu tüketim demir emilimini azalttığı için kansızlık ve buna bağlı rahatsızıklara sebep olabilir. Ayrıca mide ve sindirim sistemi hastalıklarının, sebelerinden biri fazla çay tüketimidir. Kemik sağlığı üzerinde de olumsuz etkileri olan aşırı çay tüketimi osteoporozdan diş çürüklerine kadar pek çok sakınca barındırır. Hamileler ve ileri yaştaki tansiyon, romatizma gibi eşlik eden hastalığı olanların daha fazla dikkat etmesi gereklidir.”

Dese ve,

Çaya vergi konması, çaya erişimin zorlaştırılması, belirli saatten sonra satışının yasaklanması gibi bir dizi tedbir önerse...

Bir başka aklıevvelin de aklına yatsa. Dese ki halk sağlığı deriz, gençler deriz ne güzel vergi toplarız.

Kahvehanelerde ve çay ocaklarında çay 10 liradan 100 liraya yükselse!

E bu insanlar enayi mi kardeşim? 100 lira vereceğine evinde demler çayını.

Fakat o da ne?

Bir bardak çayın 100 lira olması kahvecilerin suçu değilmiş!

Markette bir kilo çay 2000 lira oluvermiş.

Her paketin 200 lirası çay, 1800 lirası vergiymiş!

Yani evde de demlense yine az buz para tutmuyormuş!

Ne yapalım ne edelim derken çay tiryakisi başka bir aklıevvelin aklına dahiyane bir fikir gelmiş!

Kaçak çay içelim demiş. Markette satılanı almayalım. Bu çayı üretenlerden vergisiz bandrolsüz şekilde temin edelim. Gerekirse yurtdışından kaçak getirtelim ucuza mal edelim.

Bu fikir diğerlerinin çok hoşuna gitmiş. Hemen bir müzik açmışlar 

OoOoOo Mastika Mastika diye göbek atmışlar.

Tabi bu fikir bazı kötü niyetli insanların da çok hoşuna gitmiş.

Farklı farklı otları kurutup öğütüp çay diye paketleyip satmaya başlamışlar.

Rengi kokusu çaya benziyormuş tadı da fena değilmiş ama içindeki bazı yabancı otlar sağlık için çok zararlıymış. Bazıları uzun vadede insan sağlığına zarar veriyormuş bazıları da hemen zehirlenmelere sebep oluyormuş.

Tiryakilerin pek çoğu çaysız duracağıma risk alır kaçak maçak demem içerim demiş.

Tanıdık yerden alıyorum bize yanlış olmaz diyenler olmuş.

Daha önce içtik gayet güzeldi bir şey olmadı diyenler olmuş.

Bu durum o kötü niyetli kişilerin daha çok işine gelmiş. Daha fazla para kazanma hırsıyla ne buldularsa çay diye paketleyip satmaya başlamışlar. Hatta bazı kahvehaneciler, çay ocakları da bu çayları satmaya başlamış. Sahte veya kaçak olduğunu bilmeden de bu çayları tüketenler olmuş.

3 kişi 5 kişi derken gün gelmiş bir anda 2 büyükşehirde 100'den fazla insan bu sahte çaydan hayatını kaybetmiş. Bir o kadarı da tedavisi mümkün olmayan çok ciddi sağlık sorunları ile karşı karşıya kalmış.

            İçmeselermişler diyenler olacaktır.

Devlet halkının sağlığını korumakla görevlidir çaya yüksek vergi konması haklıdır diyenler olacaktır. Peki devlet arada bir çay içmekten keyif alanların sağlığını korumakla da görevli değil midir? Bu hikayede o sahte çayları piyasaya sürüp para kazanmak için insan sağlığıyla oynayanlar elbette suçlu. Peki çaya bu kadar yüksek vergiyi koyan, insanları çay içemez hale getirip kötü niyetli insanların tabiri caizse pazar payını arttıran, hani o ilk aklıevvelin hiç suçu yok mu?

Bunca insanın ölmesinde o aklıevvelin hiç sorumluluğu olmayacak mı?

  • BIST 100

    9462,06%-0,30
  • DOLAR

    38,42% 0,22
  • EURO

    43,67% -0,21
  • GRAM ALTIN

    4081,08% -1,16
  • Ç. ALTIN

    6607,03% -0,58
  • Cumartesi 22.8 ° / 8.2 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Pazar 15.9 ° / 7.6 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Pazartesi 16.2 ° / 4 ° Güneşli

Balıkesir

26.04.2025

  • İMSAK 04:35
  • GÜNEŞ 06:09
  • ÖĞLE 13:11
  • İKİNDİ 16:58
  • AKŞAM 20:04
  • YATSI 21:31