Türkiye yanıyor… Öyle “Laf gelimi” değil, gerçekten yanıyor.
10 orman söndürme emekçi şehit olmuştu; bir şehit haberi daha geldi, orman söndürmede şehit sayısı 11’e yükseldi. Tanrı, korur da bu şehit sayısı artmaz inşallah.
Kaç kez yazdım!.. Bir kez daha yazmam gerekti.
“Cam şişe mi attın?
İzmariti yola mı fırlattın?
Pet şişeyi ‘Bir şey olmaz’ deyip kenara mı bıraktın?
Bi’şey olmaz mı? Olur. Hem de felaket olur.
Özellikle yaz aylarında yol kenarına atılan izmarit ve cam şişele, büyük orman yangınlarına yol açabiliyor.
Bir anlık sorumsuzluk, binlerce canlının hayatını, doğayı ve geleceğimizi tehdit ediyor. Lütfen duyarlı ol, çöpünü doğaya değil çöp kutusuna at!”
Türkiye yanıyor… Öyle “Laf gelimi” değil, gerçekten yanıyor. Bu yangınlar doğayı ve geleceğimizi yok ediyor… Kısaca ciğerlerimiz yanıyor!..
Ah cehalet!.. Sen nelere kadirsin!..
Mısır’ın eski devlet başkanı Enver Sedat’ı suikast sonucunda öldüren adama hakim sorar:
“Neden öldürdün?”
“Çünkü laikti”
Hakim; “Laik ne demek?”
Katil; “Bilmiyorum!”
Mısır’ın en yeni edebiyat insanlarından Necip Mahfuz’u öldürmeye çalışıp başarısız olan sanığa hakim sorar:
“Neden vurdun?”
Sanık; “Sokak çocuklarının hayaller adlı kitabı yazdığı için.”
Hakim; “Peki sen sokak çocuklarının hayallerini okudun mu?”
Sanık; “Hayır!”
Hakim, yazar Faraç Foda’yı öldüren üç teröriste sorar:
“Neden farç Foda’ya suikast düzenleyip öldürdünüz?”
Suçlular; “Çünkü kafir”
Hakim; “Onun kafir olduğunu nereden anladınız?”
Suçlular; “Onun kitabından.”
Hakim; “Hangi kitabından anladınız onun kafir olduğunu?”
Suçlular; “Biz okuma yazma bilmiyoruz.”
“Her kötülüğün anası her dönemde CEHALET olmuştur.”
HAMİŞ: Birleşik Emekliler Sendikası’ndan çağrı: “Sevgili dostlar, nasıl bir sendikal anlayış çerçevesinde mücadele ve sendika içi işleyişi esas almalıyız? Gelin hep birlikte konuşalım. 5 Ağustos Salı günü saat 14.00’da Gazi Cafe Bahçelievler Mah. Sanat Okulu karşısı. Altıeylül/Balıkesir.”
Hoşça kalın, dost kalın!..
