 
        1923 Atatürk Cumhuriyeti kutludur.
102.kuruluş yılı kutlu olsun.
Şanla şerefle dolsun.
Değil elbet öyle sözle,
Önce büyük bir aşk ile,
Düşünce, ilinç ve kararlılık ile,
Cumhuriyet’in erdemiyle,
Akıl, bilim rehberiyle,
Çağdaş, demokrat, özgür,
Bir Türkiye hedefiyle;
Sosyal devlet ve adalet ile,
Bağımsız, bütün, mutlu
Bir Türkiye heyecanı ile
Atatürk’ün ideali ve özlemiyle, Atatürk Türkiyesi için mücadeleyle...
Öyle yolculuklar vardır ki;
Bitti sanılan yerde,
Yeniden başlar.
Yeni bir ruhla ve yeni bir atılımla,
Durmaksızın hedefine, amacına koşar.
2025'in 29 Ekim’i geldi geçti.
Söylenenler söylendi, peki o gün orada bitti mi, bitmeli mi?
Elbette bitmemeli, sürmeli.
Özlemle ve önemle anıyorsak,
1923’ün 29 Ekim’ini;
Onuncu Yıl Marşı’nı
Coşkuyla haykırıyorsak,
Yurtta, dünyada barış diyerek,
yanıp tutuşuyorsak;
Laik toplum düzeniyle,
Çağdaş uygarlık hedefinin
Kazanımlarını arıyorsak,
Bugünden tezi yoktur.
Cumhuriyet’in yeniden kazanılıp
Yeniden Atatürk Cumhuriyeti için,
yürünmelidir.
Önümüzdeki en büyük hedef budur, bilinmelidir.
Lamı cimi kaldı mı?
Atatürk Cumhuriyeti için herkes,
Bütün aklını kullanmalı.
Atatürk Cumhuriyeti’nin
Kuruluş ilkelerini ve hedefini
Her türlü şahsi beklentinin
Mutlaka üzerinde tutmalı.
Cumhuriyet’in geleceği,
Her faninin siyasi geleceğinden,
Şöyle böyle kariyerinden,
Daha büyük, daha yücedir.
Bu, asla ve asla unutulmamalı.
Bütün demokratik cumhuriyetçiler bunu asla aklından çıkarmamalı.
Milletin bugününü ve geleceğini kurnazlıkla çalanların, derhal elinden kurtarılmalı.
Asla oluruna bırakılmamalı.
Geleceğe, bugünden uzanmalı.
Evet, nicedir zorda, darda olsa da Cumhuriyet; şüphesiz, erecektir nice şeref yaşına elbet.
Kaybedilecek zaman yok.
Dava, balo-yemek değildir.
Dava, Cumhuriyete emek vermektir.
Demokratik cumhuriyet için mücadele etmek, içtenlikli çaba, emek, özveri göstermektir.
Geleceğe bugünden demokratik Cumhuriyet ideali ve özlemiyle yürümektir.
Atatürk Cumhuriyetiyle, şereflenmektir.
Kalkın ey ehl-i Cumhuriyet!
Ne olursa olsun,
1923 Atatürk Cumhuriyeti’nin kuruluşu, bir gün değil her zaman, her yerde, her birimize, herkese, hep kutlu olsun!
Atatürk'ün herkese, hepimize yüklediği " birinci vazife" kulaklara küpe olsun.